İşgaller ve ayaklanmalarla dolu ada tarihi

Eski çağlarda Samos önemli bir kültür merkezi idi. Adada ilk yerleşim 3 bin yıl önceye Neolotik dönemlere dayanır. Küçük Asya’nın, yani Anadolu topraklarının sahil şeridini oluşturan Samos, jeolojik hareketler sonucunda anakaradan koparak ayrılmıştır. Bu nedenle toprak yapısı, bitki örtüsü gibi özellikleri diğer Yunan adalarından farklıdır.

Mitolojiye göre Samos, Tanrıça Hera’nın doğum yeridir. Ada MÖ ilk bin yıl boyunca sömürgeci iyonlar tarafından iskan edilmiş, Pers İmparatorluğu adayı fethettiğinde insansızlaştırılmıştır. Perslere karşı İyon şehir devletlerinin ayaklanmasına katılan Samos, Pers savaşları sonrasında Atina Konfederasyonu’nun üyesi oldu. Samos Atina’daki ittifaka karşı ayaklanınca, ada Makedonyalılar, Ptolemiler ve Romalılar tarafından fethedildi.

MÖ 275-270 tarihlerinde Mısır filosu için bir üs olarak hizmet veren Samos, Suriye hakimiyetini tanıdı. MÖ 189’da Romalılar Samos’u, kendilerine bağlı Attalid Hanedanlığının Bergama Krallığı’na transfer etti. Samos Bizans İmparatorluğu’nun bir parçası olarak askeri bölgenin lideri oldu.

13.yy’dan sonra Sakız adası gibi Samos da, Frenk ve Venedik hakimiyetinin ardından Cenevizlilerin oldu. 1453’te İstanbul’un Türklerin kontrolüne geçişi ile Osmanlı İmparatorluğu’nun hakimiyeti başladı. Birçok Samoslu adayı terk ederek Sakız adasına kaçtı. 16.yy’da Türk girişimleri ile Samos’da yeniden yerleşim sağlandı. Midilli adası, Urla ve birçok şehirden göçmenler adaya yerleştirildi.

Karlovassi'nin adı bize yabancı değil çünkü, Türkçe Karlıova. Osmanlı filosu Samos Adasına yaklaşınca, karşılarına çıkan düz ovayı kaplayan, bembeyaz çiçek açmış badem ağaçlarının görüntüsünü kara benzetip adını Karlıova koymuşlar. Kokkari'nin kelime anlamı olan arpacık soğan, Türkçe’de halk dilinde küçük soğanları ifade eden kokarcık kelimesinden gelir.

Samos adasının en güzel dağ köylerinden biri olan 500 nüfuslu Vourliotes, Urla kasabasından gelip buraya yerleşenler tarafından 16. yüzyılda kuruldu. Uzun yıllar Osmanlı’nın susam gereksinimini karşıladığı için Samos, Sisam adası olarak anılır. Ada 1922’de Yunanistan’a bağlanana kadar Türk hakimiyetinde kaldı.

Samos’a gitmek için 10 sebep

1. ULAŞIM ÇOK KOLAY

Samos’a gitmek birçok bakir Yunan adasına göre çok kolay. Tekne sahibi olmanıza da gerek yok. Samos, Türkiye kıyılarına en yakın Yunan adası. Feribotla Samos’a gidebiliyorsunuz. Yeşil pasaporta vize yok, kısa konaklamalar için kapıda vize uygulaması var.

2. TANIDIK LEZZETLER UCUZA

Yunan mutfağı ve Ege mezeleri Türk damak zevkine çok uygun lezzetler. Bizim lokantalarda karides, ahtapot, kalamar ve balık çeşitleri lüks tüketim sınıfına girdiği için oldukça pahalı. Samos’un aile işletmesi lokantalarında uzo dahil deniz mahsulleri, bizim sıradan lokantalarla aynı fiyata geliyor.

3. KÜÇÜK AİLE OTELLERİ VAR

Samos’ta Türkiye’nin Akdeniz ve Ege sahillerindeki gibi devasa beton yığınları yok. Otellerin tamamına yakını küçük ve doğal yapılar. Fiyatlar da bizdeki orta sınıf otellerin bile altında. Üstelik ada genelinde koy kapatma, otopark mafyası, çay bahçesi işgali gibi uygulamalar yok. Herkes istediği sahilden rahatça denize girebiliyor.

4. TURKUAZ DENİZ, ŞAHANE KOYLAR

Ege Denizi’nin en saf haline ulaşabileceğiniz Samos’ta harika bir deniz var. Adanın kuzeyindeki Lemonakia ve Tsamadou en ünlü plajlar. Kokkari bölgesindeki bu turkuaz denizi olan temiz plajlarla dolu. Güneyinde ise Marathokampos görülmeli.

5. SAKİNLİK VE HUZUR ADASI

Samos genel olarak gürültü patırtı ve yüksek müzikli eğlencenin olmadığı bir ada. Kışın nüfusu 40 bin civarında. Bu ada sabaha kadar dans partileri arayanlara pek uygun değil. Bu sakinlik, turistlerin ruhunu dinlendiriyor. Samos’a Türk turistlerin yanı sıra Almanya, ABD, Hollanda, İngiltere’den orta yaş ve üzeri turistler geliyor.

6. ARABA KİRALAYIP KOYLARI GEZİN

Samos çok küçük bir ada değil. Dolayısıyla toplu taşıma ya da taksiyle adanın tamamını fethetmek imkansız. Uygun fiyata araç kiralamak mümkün. Böylece en uzak koylar ve ücra plajları keşfetmek daha kolay. Otopark ve trafik derdi yok.

7. PİSAGOR'UN MEMLEKETİ

Matematikte ‘Sayıların babası’ olarak bilinen Pisagor da bu adada yaşamış... M.Ö 5’inci yüzyılda yaşayan bu ünlü matematikçi, Pisagor Teoremi ile de tarihin en büyük filozofları arasında gösteriliyor. Pythagorion (Pisagor) antik kenti bölgesi UNESCO korumasında. Samos’a kadar gitmişken Pisagor’un adalet dağıtmak için icat ettiği hediyelik bardaklardan almayı unutmayın. Samos’un diğer ünlüleri ise şöyle; Filozof Aristarchus (Dünyanın güneş etrafında döndüğü teorisini ilk ortaya koyan kişi), Ezop Masallarının yazarı Ezop (M.Ö. 6. yüzyılda Samos'ta yaşamış. Edirne doğumlu ve bir köle olarak Samos'a gelmiştir.), Halikarnaslı Herodot (MÖ 6. yüzyılda Samos`da yaşamıştır. Yunan-Pers savaşlarından bahsetmiştir.), Filozof Epikür (MÖ 3. yüzyılda Samos adasında yaşamıştır.)

8. PLAJLARI TEK TEK GEZİN

Adanın her plajı birbirinden değişik ve güzel. Kimi kumsal, kimi çakıltaşı... En bilinenleri: Kokkari Plajı, Pythagorio Plajı, Lemonakia Plajı, Tsamadou Plajı, Psili Ammos Plajı, Livadaki Plajı, Agia Paraskevi Plajı, Mikro Seitani, Plajı Megalo, Seitni Plajı, Tsabu Plajı, Pappa Plajı, Potami Plajı, Balos Plaj, Marathokampos kıyıları...

9. TİPİK DAĞ KÖYÜ: MANOLATES

Deniz ve plaj dışında ada çeşitli seçenekler de sunuyor. Dağın zirvesinde şirin, ufacık ‘yavaş yaşayan’ bir köy olan Manolates’i görmelisiniz. Ağaçlı, yemyeşil ormanlık bir yoldan aracınızla kıvrıla kıvrıla doruğa çıkıp kilise, sokaklar ve harika doğasını deneyimlemelisiniz.

10. ORMANDA ŞELALELERİ GÖRÜN

Adanın Potami bölgesinde orman içindeki şelaleleri ziyaret edebilir ve içinde yüzebilirsiniz. Potami'de bulunan şelaleler, büyük ve küçük olmak üzere ikiye ayrılıyor. Arabayı yol kenarına park ettikten sonra yaklaşık 3 km kadar yürüyerek şelalelere varıyorsunuz. Yorulsanız bile gördükten sonra buna değdiğini göreceksiniz.